Ekonomi

Çocukları internette güvende tutmanın yolları

Western Sydney Üniversitesi’ndeki bir araştırma merkezi ile Save the Children isimli sivil toplum kuruluşu tarafından yapılan bir çalışma çocukların, özellikle de düşük gelirli ailelerden gelenlerin, tanımadıkları kişilerden gelen uygunsuz istekleri engelleme olasılığının %35 daha az olduğunu ortaya çıkardı.

Araştırma, çocukların bu tür kişileri yetişkinlere bildirmemesi veya engellememesi nedeniyle, ileride istenmeyen durumlarla karşılaşma risklerinin daha yüksek olduğunu kaydetti.

Dünya çapında birçok hükümet çocukları internette de korumak için önlemler almaya çalışıyor.

Örneğin İngiltere’de teknoloji şirketlerinin, Çevrimiçi Güvenlik Yasası adı verilen yeni bir yasa uyarınca çocukların internette güvenliğini sağlamak için daha fazla çaba göstermesi gerekecek. Ancak yeni kurallar 2025’e kadar yürürlüğe girmeyecek ve yasayı eleştirenler yeterince kapsamlı olmadığını söylüyor.

Peki çocuklarınızın internette güvenliğini nasıl sağlayabilirsiniz ve hükümetlerle şirketler onları koruyabilmek için hangi adımları attı?

Dünya çapında çocuklar internette ne kadar vakit geçiriyor ve riskler neler?

Çocuklar her zamankinden daha fazla internette zaman geçiriyor. BM’ye göre, dünya çapında her yarım saniyede bir çocuk internetle tanışıyor.

Veriler, gençlerin interneti yetişkinlere göre daha fazla kullandığını gösteriyor.

2023’te 15-24 yaş arası gençlerin %79’u internete girmişken, dünya nüfusunun geri kalanında bu oran %65’ti.

Sydney’deki üniversitenin araştırma merkezinden Amanda Third, “Çocuklar internetle birlikte büyüyor ve sürekli değişen dijital ortamda güvenli bir şekilde gezinmek için desteğe ihtiyaçları var” diyor.

Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) ​tarafından yapılan bir araştırmaya göre, siber zorbalık 30 ülkede gençlerin üçte birinden fazlasını etkiliyor ve beşte birinin bu yüzden okuldan geri kalmasına neden oluyor.

Dijital platformlarda sıklıkla rastlanan dezenformasyon ve komplo teorileri gibi, nefret söylemine, şiddeti teşvik eden içeriğe, aşırılıkçı grupların üye toplama çabalarına maruz kalmaları da karşılaştıkları riskler arasında yer alıyor.

Ancak BM ajansı, “en endişe verici olan internetteki cinsel sömürü ve istismar tehdidi” diyor.

UNICEF’e göre, “Çocuk tacizcilerinin potansiyel kurbanlarıyla iletişim kurması, görüntüleri paylaşması ve başkalarını suç işlemeye teşvik etmesi hiç bu kadar kolay olmamıştı. 25 ülkedeki çocukların yaklaşık %80’i, internet ortamında cinsel istismar veya sömürü tehlikesiyle karşı karşıya hissettiklerini söylüyor.”

Aileler ne tür önlemler alabilir?

Rahatsız edici veya uygunsuz içeriği engellemek ve filtrelemek için tasarlanmış ebeveyn kontrollerine rağmen, araştırmalar bunların ebeveynler tarafından yaygın olarak kullanılmadığını gösteriyor.

2019’daki Global Kids Online anketi, 9 ila 17 yaş arası çocukların ebeveynlerinin teknik araçlar yerine kurala dayalı kısıtlamalar gibi stratejileri tercih ettiğini gösterdi.

Araştırmaya göre, kültürlere göre farklılıklar da mevcut. Daha zengin Avrupa ve Güney Amerika ülkelerindeki ebeveynler çocuklarına internetteki fırsat ve riskleri anlatarak ikna yolunu seçerken; Gana, Filipinler ve Güney Afrika’daki ebeveynler kısıtlayıcı kurallar getiriyor.

Bununla birlikte, çocukların telefonlarında veya diğer cihazlarında ebeveyn kontrollerinin kullanımı hâlâ düşük; anket yapılan ülkelerde ebeveynlerin %3’ünden azı bu denetimleri kullanıyor.

İngiltere merkezli bazı büyük internet şirketlerinin kurduğu bir güvenlik organizasyonu olan Internet Matters’da ebeveyn kontrollerinin bir listesi ve bunların nasıl kullanılacağına dair adım adım kılavuzlar bulunuyor.

Örneğin TikTok ile birlikte gençlerin en çok kullandığı platformlardan biri olan YouTube’da ebeveynler, yetişkinlere yönelik içerikleri filtreleyen “çocuk” sürümünü kurabiliyor.

Ana siteyi kullanan daha büyük çocuklar için ebeveynler, çocuklarının ziyaret ettiği siteleri incelemelerine olanak tanıyan denetimli hesaplar oluşturabiliyor.

Denetimli hesap, Facebook’taki ‘aile merkezi’ bölümünden Messenger’da da kurulabilir.

TikTok, aile eşleştirme aracı sayesinde ebeveynlerin bir gencin hesabını isterlerse gizliye çevirebileceğini söylüyor.

Instagram’da ebeveyn denetimleri aracılığıyla günlük zaman sınırları ve molalar oluşturulabiliyor, ebeveynler çocuklarının bildirdiği hesapları görebiliyor.

Telefonlarda ve oyun konsollarında ne tür kontroller var?

Android ve Apple telefonlar ve oyun konsollarında ebeveynlerin kullanabileceği uygulamalar ve sistemler bulunuyor.

Bu araçlar belirli uygulamalara erişimi engelliyor veya sınırlıyor, uygunsuz içeriği kısıtlayabiliyor, satın alma işlemlerini engelleyebiliyor ve bunlardan çocuğun hangi içerikleri izlediği takip edilebiliyor.

Apple, Screen Time, Google, Family Link uygulamalarını kullanıyor ama benzer uygulamalar üçüncü taraf geliştiricilerden de edinilebilir.

Netflix gibi yayın platformlarında da içeriği filtrelemek için ebeveyn kontrolleri var ve oyun konsolu ayarları, çocuğun yaşa uygun oyun oynamasını ve ebeveynlerin oyun içi satın alımları yönetmesini sağlıyor. Bu kontroller, ülkeye bağlı olarak internet ve TV abonelik hizmetlerinde de mevcut.

Çocuklarla internet güvenliği hakkında nasıl konuşmalı?

İngiltere merkezli sivil toplum kuruluşu NSPCC’ye göre, çocuklarla internet güvenliği hakkında konuşmak ve onların internetteki faaliyetleriyle ilgilenmek de önemli.

Kuruluş, tıpkı çocukların okulda günlerinin nasıl geçtiği gibi, internetteki faaliyetlerinin de, günlük konuşmaların bir parçası haline getirilmesini öneriyor; bu, çocukların endişelerini paylaşmasını kolaylaştırabilir.

Surrey Üniversitesi’nden bilgisayar güvenliği uzmanı Profesör Alan Woodward’a göre, “En kötü şey bir gence ‘Buna bakamazsın’ demektir”.

“İster VPN (sanal özel ağlar) kullanmak olsun, ister başka birinin bilgileriyle oturum açmak olsun, bu sorunu aşmanın yollarını bulacaklardır.”

Dünya çapında hükümetler ne önlemler alıyor?

Son yıllarda çocukları internette koruma amacıyla yürütülen çabalar dünya çapında artırıldı.

Bununla birlikte, Uluslararası Gizlilik Profesyonelleri Birliği (IAPP), birçoğunun “reşit olmayanları korumak için daha fazla çevrimiçi gizlilik ve güvenlik yasasına ihtiyaç duyulduğu konusunda hemfikir olmasına rağmen, hükümetlerin bu ortak hedefe yönelik farklı yaklaşımlar benimsediğini” söylüyor.

Örneğin İngiltere’de ve ABD’nin California eyaletinde şirketler, hizmetlerini reşit olmayanların mahremiyetini ve güvenliğini proaktif bir şekilde koruyacak şekilde tasarlamaktan sorumlu.

ABD’deki bazı yasalar, ebeveynlerin, çocuklarının internet erişimini denetlemedeki rolüne vurgu yapıyorlar.

1998 ABD Çocukların Çevrimiçi Gizliliğini Koruma Yasası, internet üzerinden hizmet sağlayıcıların reşit olmayan kişilere ait bilgileri, ebeveynlerinin izni olmadan işleme koymasını yasaklıyor.

Arkansas, Louisiana, Texas ve Utah’taki son yasalar, reşit olmayanların sosyal medya hizmetlerini ebeveynlerinin izni olmadan kullanmasını tamamen yasaklıyor.

Fransa, 2022’de internete bağlı cihazlarda ebeveyn denetimini zorunlu hale getirdi.

2023’te Hindistan, çocukların kişisel verilerinin toplanması için ebeveyn izni gerektiren ve onlara yönelik hedefli reklamları yasaklayan tartışmalı bir veri gizliliği yasasını onayladı.

Teknoloji şirketleri soruna nasıl yaklaşıyor?

Teknoloji devleri, yalnızca gizlilik endişeleri nedeniyle değil, aynı zamanda internet kullanıcılarının güvenliğiyle ilgili dünya çapında artan protestolarla karşı karşıya.

Küresel çapta ebeveynler ve aktivistler, teknoloji şirketlerinin sorumluluk alması veya çocuklar ve gençler için “güvenli tasarlanmış” platformlar yaratması için baskı kuruyor.

Ocak ayı sonlarında Meta CEO’su Mark Zuckerberg, ABD Kongresi’ndeki oturumda internetteki suçlular tarafından hedef alınan çocukların ebeveynlerinden özür diledi.

Meta’nın yanı sıra Snap, Discord, X ve TikTok yöneticileri de ifade vermek üzere oturuma çağrıldı.

Oturum, Meta’nın kıdemli eski bir çalışanının Kongre’ye, Instagram’ın gençleri cinsel tacizden korumak için yeterince çaba göstermediğine inandığını söylemesinin ardından düzenlendi.

Meta ve Snapchat, 18 yaşın altındakiler için zaten ekstra korumaya sahip olduklarını söyledi ve mevcut ebeveyn kontrollerine dikkati çekti.

Bir Snapchat temsilcisi, “Gençler arasında popüler bir platform olarak güvenli ve olumlu bir deneyim yaratma konusunda ek sorumluluklarımız olduğunu biliyoruz” dedi.

Bir Meta temsilcisi, gençlerin “kendilerini güvende hissettikleri bir ortamda başkalarıyla iletişim kurmasını” istediğini söyledi.

“Şiddeti, intiharı veya yeme bozukluklarını teşvik eden içerikler kurallarımıza aykırıdır ve bu içeriği bulduğumuzda kaldırırız” dediler.

Bununla birlikte, aralarında BBC’nin de bulunduğu çeşitli gözlemciler ve medya kuruluşları, uygunsuz veya taciz edici içeriğin şirketlere birkaç kez bildirildikten sonra bile sıklıkla kaldırılmadığını açıkladı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu