Haber

Anayasa Mahkemesi’nin hak ihlali kararı verdiği Zeytinburnu’ndaki patlama davasına devam edildi.

Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) İstanbul Zeytinburnu Davutpaşa’da bir iş merkezinde meydana gelen patlamada 21 kişinin hayatını kaybettiği, 115 kişinin yaralandığı kararının ardından 4 sanığın yeniden yargılandığı davada, 2 sanık savunmasını yaptı.

Bakırköy 6. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada tutuklu sanıklar Hatice Küçükakyüz ve Şevket Yıldırım, hazır bulunanlar ve tarafların avukatları hazır bulundu.

Savunması sorulan tutuklu sanık Şevket Yıldırım, Anayasa Mahkemesi’nin kararına katılmadığını belirterek, “Ben bu binanın inşaatına imza atan biri değilim. Patlamanın üzerinden 16 yıl geçti. dosyayla alakam yok.inşaatta kullanılan malzemelerle alakam yok.1989 yılında inşaat ruhsatı alınmış,”Ben o zamanlar Bakırköy Belediyesinde çalışıyordum. Hiçbir belgede imzam yok. Ben doğruyum. İçinde oturulmayan binanın kullanımına müdahale edemeyiz.” ifadelerini kullandı.

Bir diğer tutuksuz sanık Hatice Küçükakyüz, Anayasa Mahkemesi’nin kararına katılmayarak, “Patlamadan 35 gün önce imar müdürü olarak göreve başladım. Patlamanın olduğu yerle ilgili imzam yok. Ruhsatlandırma, iskan, kaçak yapı denetimi görevlerini yapıyordum, imar tespit edildiğinde İmar Kanununa göre işlem yapılıyor, “Patlamanın olduğu bina ile ilgili bir işlem var mı bilmiyorum. Göreve yeni başlamıştım.” dedi.

Söz verilen katılımcılar sanıklardan şikayetçi olduklarını söylediler.

Mahkemeye katılan avukat Özlem Özkan, Anayasa Mahkemesi’nin kararının uygulanmasını talep ederek, “Mahkeme kararına göre yaşam hakkının ihlal edildiği açıktır. Sanıklardan bazıları mahkeme huzurunda değil. Sanıklar yargılanıyor. mahkemeyi ciddiye almayın.sorumlu tutulacak kişiler dışında bir çok kurum olmasına rağmen bu belgede sadece 4 dava var.belediye çalışanı yargılanıyor.” dedi.

“Bütün sanıklar yargılansın” talebi

Diğer katılımcıların avukatları da tüm sanıkların yargılanmasını talep etti.

Mahkeme heyeti, mazeret ileri süren sanık Feruz Güçlü’nün bir sonraki duruşmaya katılmaya davet edilmesine, duruşmaya katılmayan ve mazeret göstermeyen sanık Rüstem Tekin’in zorla getirilmesine karar verdi.

Heyetin geçici niteliğini göz önünde bulunduran mahkeme, diğer taleplere ilişkin bir sonraki duruşmanın görülmesine karar verdi.

Duruşma eksikliklerin giderilmesi için ertelendi.

Davanın tarihi

31 Ocak 2008’de Davutpaşa’da 5 katlı Emek İş Hanı’nda meydana gelen patlamada 21 kişi hayatını kaybetti, 115 kişi yaralandı.

Ruhsatsız bir havai fişek atölyesinde meydana geldiği belirtilen patlamayla ilgili yürütülen soruşturmanın ardından Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Zeytinburnu Belediyesi’nden 5, bina sahibinden 2 ve atölyeden 1 kişi gözaltına alındı. patlamanın olduğu yerde cezalandırılması istendi.

İddianamede, Zeytinburnu Belediyesi’nin 5 çalışanının “görevi kötüye kullanma” ve “ihmalle öldürme” hatasını, diğer 3 sanığın da “ihmalle öldürme” hatasını işlediği belirtildi. Hakkında ek iddianame düzenlendi ve bu davada sanıklar arasına katılan eski Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İstanbul Bölge Müdürü Atakan Tanış’ın “görevi kötüye kullanma” ve “ölümüne neden olma” suçlarından cezalandırılması talep edildi. ihmalden”

Danıştay 1. Dairesi, İçişleri Bakanlığı’nın soruşturma izni vermeme kararını bozunca, dönemin Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın da davaya dahil oldu. Aydın hakkında “taksirle ölüme veya yaralanmaya sebebiyet verme” suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istendi.

Bakırköy 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada Murat Aydın, Atakan Tanış ve işyeri çalışanı Hasan Altay, isnat edilen suçun hukuki unsurlarının bulunmaması nedeniyle beraat etti. Mahkeme, sanıklar Feruz Holly ve Rüstem Tekin’in “taksirle ölüme sebebiyet verme” suçundan 9’ar yıl hapis cezasına çarptırılmasına, duruşmalardaki iyi hallerinden dolayı cezalarının 7’şer yıl 6 aya indirilmesine karar verdi. .

Sanıklar Servet Kırna ve Şevket Yıldırım’ı “taksirle nitelikli ölüme sebebiyet vermek” suçlarından 5’er yıl hapis cezasına çarptıran mahkeme, 4’er yıl 2 aya indirilen cezayı 20 liradan 20’şer liraya indirdi. Duruşmalarda sanıkların şartlarının uygun olması nedeniyle günlük 30 bin 400 lira.

Mahkeme heyeti ayrıca olayın meydana geldiği binanın sahipleri Remzi Koçyiğit ve Resul Koçyiğit’i de “taksirle nitelikli ölüme sebebiyet vermek” suçundan 6’şar yıl hapis cezasına çarptırırken, cezayı 5 yıla indirdi. duruşmalarda yeterli davranış.

Hatice Küçükakyüz’ü “taksirle nitelikli ölüme sebebiyet vermek” suçundan 3 yıl hapis cezasına çarptıran mahkeme, cezanın 2 yıl 6 aya indirilerek 20 liradan 18 bin 200 lira para cezasına çevrilmesine karar verdi. duruşmalarda sanıkların uygun halleri dikkate alınarak günlük lira.

Yargıtay aşaması

Tarafların dosyaya yaptığı itiraz üzerine Yargıtay 12’nci Ceza Dairesi, sanıklar Murat Aydın, Atakan Tanış ve Hasan Altay hakkında “beraat”, Remzi hakkında “taksirle nitelikli ölüme sebebiyet verme” kararını onadı. Koçyiğit ve Resul Koçyiğit.

Öte yandan Feruz Kutsal, Rüstem Tekin, Şevket Yıldırım ve Hatice Küçükakyüz’ün “taksirle nitelikli ölüme sebebiyet vermek” yerine “görevi kötüye kullanmak”tan yargılanması gerektiğine karar veren Yargıtay, 2014 yılında yargılanmasına karar verdi.

Yargıtay, Servet Kırna hakkında görevden ayrılma süresini dikkate alarak hakkındaki suçlamanın zamanaşımına uğramasına karar vererek belgeyi Bakırköy 6. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderdi.

Bakırköy 6. Ağır Ceza Mahkemesi, 17 Ocak 2019’da verdiği kararla Şevket Yıldırım ve Hatice Küçükakyüz’ü “taksirle görevi kötüye kullanma” suçundan birer yıl hapis cezasına çarptırdı. Davranışını göz önünde bulundurarak cezalarını on aya indirmeye karar verdi.

Mahkeme, sanıklar Rüstem Tekin ve Feruz Güçlü’yü “görevi kötüye kullanmak” suçundan 2’şer yıl hapis cezasına çarptırdı ve sanıkların geçmiş durumları, sosyal durumları, yansıtılan tutum ve davranışları nedeniyle cezalarını birer yıl sekizer aya indirdi. kabahatten sonra ve yargılama sırasında belgelerde.

Şevket Yıldırım, Hatice Küçükakyüz, Rüstem Tekin ve Feruz Holli’nin cezalarının 2 yıldan az olduğu göz önüne alındığında mahkeme sanıkların daha önce kasten hata ile mahkûm edilmediklerini ve suç işlemeyeceklerine dair mahkûmiyet kararı verdi. kişilik özelliklerinden dolayı yine kolay bir araştırma ile belirlendi. Verilebilecek somut ve ölçülebilir zararın oluşmamış olması nedeniyle cezaların verilmesinin ertelenmesine karar verildi.

Anayasa Mahkemesi Kararı

Şikayetçinin avukatları, olay nedeniyle başlatılan ceza soruşturmasında kamu görevlisi hakkında zamanaşımına uğraması ve ilanın ertelenmesi kararı nedeniyle yaşam hakkının ihlal edildiğini iddia ederek 14 Şubat 2018’de Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. kararın diğer bazı kamu görevlileri için

Anayasa Mahkemesi, yaşam hakkının ihlaline ilişkin iddianın kabul edilebilir olduğuna ve başvuruculara 1 milyon 200 bin lira manevi tazminat ödenmesine karar vererek, kararın bir örneğini de istemsiz olarak Bakırköy 6. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderdi. yeniden yargılama.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
istanbul escort
istanbul escort
istanbul escort